Antalya’da yaşayan 1 çocuk annesi Hamide Akman’a 24 yıl önce yaşadığı kalp yetmezliğinin ardından 24 yaşındaki genç bir kızın kalbi nakledildi. Çevresinin, ‘Sen ölüme gidiyorsun, denemeye gidiyorsun, bak hiç nakil olan var mı” sözlerine inat nakil olan Akman, 24 yıldır çok kaliteli bir hayat sürüyor. Akman, Türkiye’nin kalp nakli yapıldıktan sonra hayatta kalan az sayıda hastasından biri konumunda yer alıyor.
Antalya’da yaşayan 52 yaşındaki Hamide Akman, 1994 yılında kalp hastası olduğunu bilmeden hamile kaldı ve bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Bir süre sonra halsizlik, bitkinlik ve kilo kaybı yaşayan Akman’a, kalbinde yetmezlik olduğu belirlendi. Akman, tedavi için Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ömer Bayezid’e başvurdu. Beyazid, Akman’a kalp nakli olmasının şart olduğunu bildirdi. Kalp bekleme listesine yazılan Akman’a bir hafta sonra uygun donör bulundu. Hamide Akman’a 24 yaşındaki genç bir kızın kalbi Beyazid ve ekibi tarafından başarıyla nakledildi. Ölümü beklerken bir başkasının kalbiyle hayata tutunan Akman, bugün nakil sürecinde 24 yılın içine girdi. Çevresinin, nakil zamanı verdiği olumsuz görüşlere rağmen, bugün neredeyse çeyrek asırdır nakil kalple yaşayan Akman, kendisi de organ bağışı vasiyetinde bulundu. Hamide Akman, Türkiye’de kalp naklinin ardından en uzun yaşayan kişilerden biri olarak biliniyor.
“Akdeniz Üniversitesi’nin ilk kalp nakilli hastası”
Antalya’da yaşayan Hamide Akman, 1994 yılında doğum yaptıktan sonra kalp yetmezliğinin geliştiğini hatırlattı.
Doğumdan 2 ay sonra sürekli Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ne gitmeye başladığını ve 2 yıllık bir sürecin ardından kalp yetmezliği teşhisinin tam olarak konulduğunu anlatan Akman, “İlk başta tedavi süreci ile uğraştık ama olmadı. Ardından kalp nakli olmama karar verildi. Ondan sonrada bir cuma günü nakil sırasına kayıt oldum, bir sonraki cuma gününe uygun kalbin bulunduğu bilgisi geldi. Akdeniz Üniversitesi’nin ilk kalp nakli yapılan hastası ben oldum.1 Ağustos 1998 tarihinde. Prof. Ömer Beyazid ev ekibine çok güvendim” diye konuştu.
Akman kalp naklinin ardından 24. yıla girdiğini belirterek, çok kaliteli bir yaşam sürdüğünün altını çizdi.
Normal hayatta tüm işlerini tek başına yapabildiğini dile getiren Akman, “Çalıştım emekli oldum, ehliyet aldım, araç kullanıyorum. Günlük her işimi yapıyorum. Beyin ölümü gerçekleşen tüm hasta yakınlarının organ bağışında bulunmalarını istiyorum. 1 hayat ölüyor ama bir çok insan hayata tutunuyor. İnsanlar bilinçlenirse bağışın daha çok olacağına inanıyorum. Bağış artarsa nakil o kadar kolay ki ve yaşayan çok insan olacak. Ben 25 yaşında anne oldum, 29 yaşında nakil oldum. 24 yılda kızımı evlendirdim, torunum oldu. Torunuma bakıyorum. Ölseydim toprak olup gidecektim. Bağış yapandan Allah bin kere razı olsun” ifadelerine yer verdi.
Kalp naklinde 24 yılın içinde olduğunu ifade eden Akman, organ bağışının artmasını istedi.
Başkasının kalbini taşıdığı için çevresinden ilginç sorular sorulduğunu anlatan Hamide Akman, “ Duyguların değişti mi? Hislerin değişti mi? Falan diye. Kalp kan pompalıyor, diğerleri beyinden geliyor. Değişen hiçbir şeyim yok ama daha bir umutla sarılıyorum yaşama. Daha fazla pozitif bakıyorum” dedi.
“Bağış için ikna etsem”
Organ bağışı bekleyen hastalar için çok üzüldüğünü dile getiren Akman, “Elimden gelse bağış yapmayanları ikna etsem. Ben o günleri yaşadım. Biz bugüne kadar bilinçli bile değildik. Neyin ne olduğunu biliyorduk. Böbrek nakli o günlerde duyuluyordu ama kap hiç duyulmuyordu. Yaşama şansım azdı ama ameliyata girdim. Doktorlarıma çok teşekkür ederim, Allah razı olsun” diye konuştu.
“Organ bağışı vasiyeti var”
Kendisinin de organ bağışı noktasında vasiyeti olduğunun altını çizen Akman, “ Vasiyetim var. Kızımın da organ bağışı kartı var. O dönemleri yaşadık, çok iyi biliyoruz” dedi.
Kalp naklinin ardından kendisine engel bir şeyin olmadığını dile getiren Akman, sadece pandemi döneminde biraz evde kaldığını ve fazla dışarı çıkamadığını belirtti.
Akman, nakilden önceki hayatı gibi yaşamına devam ettiği dile getirerek, “Herkesi organ bağışı yapmaya davet ediyorum. Toprakta çürüyene kadar bir insana yaşam olsun” dedi.
Hamide Akman, kalp bulunduğu zaman çevresi ile yaşadıkları diyalogları ise şöyle anlattı: “Sen ölüme gidiyorsun, denemeye gidiyorsun, hiç bak nakil olan var mı” dediler. Ailem ve çevrem nakil olmamı istemedi. Ama bana eşim destek oldu ve onunla karar verdik. Nasıl olsa benim diğer türlü şansım yoktu, böylede şansım yoktu. Bu çıkan kalp şansını denemek istedim. O sözlere inat operasyona girdim ve başarılı şekilde çıktım. Ömer Beyazid, hocamın sözlerinden hiç dışarı çıkmadım ve ilk hastasıydım. Söylediklerine harfiyen uydum. 24 yıldır çok kaliteli bir hayat sürüyorum” dedi.
Dr. Enis Koçak’tan gribal enfeksiyon, soğuk algınlığı ve Covid-19 uyarısı