Anadolu’nun ilk umumi helası restorasyon çalışmalarının ardından müze olarak turizme kazandırılacak.
Tokat Sulu Sokak Çarşısı’nda 15. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen tarihi ‘Sık Dişini Helası’nda restorasyon çalışmalarında sona gelindi. Tokat Belediyesi tarafından yapılan restorasyon çalışmalarında tarihi yapının sağlamlaştırma çalışmaları tamamlandı. Zeminin korunarak insanların gezebilmesi için temperli cam kaplama işine başlanıldı. Halk arasında ’Sık dişini helası’ diye bilinen yapı, ’Su ve Temizlik Müzesi’ olarak turizme kazandırılacak. Restorasyon Uzmanı Yüksek Mimar Seda Kavukcuoğlu Yüzer, tarihi yapının tuvalet taşlarının ve geleneksel ıslak hacim ünitelerinin sergilendiği bir müze olarak işlev kazanacağını kaydetti.
Zemini temperli cam kaplama olacak
Yüzer, restorasyon çalışmaları kapsamında iç tefrişat ve düzenlemelerin devam etmekte olduğunu belirterek, “Sık dişini helasının zemininde pis ve temiz su hattının görülebilmesi için şeffaf bir uygulama yapıldı. Zeminde temperli cam kaplama olacak. Şuanda zemindeki kaplamanın metal konstrüksiyonları yapılmış durumda. Onun dışında mevcut burada yapılan kazılar sonucu çıkan helal taşlarının nereye geleceği belirlendi. Aynı zamanda ışıklandırma sistemiyle buranın müze olarak kullanılacağı halinin ilk adımları atılmış oldu” dedi.
Anadolu’nun ilk umumi helasının o dönemde hanlar, kervansaraylar ve hamamların yoğun olduğu bir ticaret merkezine yapılmış olduğuna dikkat çeken Yüzer, “Tarihi helanın isminin kullanım yoğunluğundan dolayı ‘sık dişini’ helası olarak tabir edildiği biliniyor. Burası 19. Yüzyılda depo olarak kullanılmış. O dönemde birçok tahribata da uğramış. Yine o dönemlerde de tuvalet olarak kullanılmış. Sonrasında kullanımı sona ermiş ve atıl bir durumdaydı. Belediyenin yaptığı kazı çalışmalarıyla ve restorasyon çalışmalarıyla günümüzde müze olarak kullanılacak” diye konuştu.
Yüzer, tarihi helanın müze olacağını belirterek, “O dönemlerdeki ıslak hacim, hela, tuvalet kültürünün günümüzdeki insanlara anlatıldığı bir müze haline dönüştürülecek. O dönemde kullanılan hela taşları, maşrapalar gibi küçük ıslak hacim elemanlarıyla çevrili bir müze halini alacak” ifadelerini kullandı.
Tepebağ’ın çehresi değişiyor